Verilerle daha iyi bir dünya inşa edin

Kullanıcılarımızın ihtiyaçları ve gereksinimleri sürekli değişiyor. Ve bunlar bizim önceliğimiz. Sadece on yıl önce, NAS sistemleri özel evlerde nadiren bulunurken, bugün özellikle bilgi teknolojilerine hakim kullanıcılar arasında yaygınlaşmış durumda. Ancak her bireyin veri hacmi artıyor ve artmaya devam ediyor. Genel olarak insanlar artık hassas verilerin dikkatsizce buluta devredilmemesi gerektiğinin ve sabit disklerin kesinlikle başarısız olabileceğinin farkına vardı. Veri kaybı sadece can sıkıcı değil, aynı zamanda pahalıya mal oluyor. Aynı şekilde, kamu bulut hizmetleri de uzun vadede genellikle maliyetli oluyor ve umulan gizliliği sağlamıyor. BeeStation tam da bu noktaya hitap ediyor. Amacı, bir yandan güvenli ve özel olmakla birlikte, özellikle kullanım

Son yıllarda fidye yazılım saldırıları artarak bir iş modeline dönüşmüş, çeşitli sektörlerde ciddi etkilere neden olmuş ve kuruluşlar için önemli veri ve varlık kayıplarına yol açmıştır. 2022 SonicWall Siber Tehdit Raporu, 2022'de küresel olarak bildirilen toplam 6,233 milyar fidye yazılımı saldırısı ve saniyede ortalama 19 saldırı ile şaşırtıcı bir istatistik ortaya koydu. Bu durum, kuruluşların savunmalarını güçlendirmelerine duyulan acil ihtiyacın altını çiziyor. Bu nedenle, kapsamlı bir fidye yazılımı kurtarma planına sahip olmak, bir saldırının etkisini en aza indirebileceği ve iş operasyonlarını mümkün olan en kısa sürede geri yükleyebileceği için BT yöneticileri için çok önemlidir.   Bununla birlikte, geçmiş deneyimlere dayanarak,

Fidye yazılımı, birincil amacı kurbanın bilgisayarına veya sistemine bulaşmak, dosyalarını şifrelemek veya tüm sistemi kilitlemek olan kötü amaçlı bir yazılım türüdür. Daha sonra, saldırganlar bir şifre çözme anahtarı veya kilit açma aracı sağlama karşılığında kurbandan bir fidye talep eder.   Fidye yazılımı saldırılarının tipik yöntemleri arasında kötü niyetli e-posta ekleri, kötü niyetli web siteleri veya kurbanın bilgisayar sistemine erişim sağlamak için sistem açıklarından yararlanma yer alır. Başarılı bir şekilde bulaştığında, dosyaları şifrelemeye başlar, erişilemez hale getirir ve bir fidye talebi görüntüler. Fidyenin zamanında ödenmemesi halinde, şifrelenmiş verilerin silinmesi veya kurbanın bilgilerinin kamuya açıklanması tehdidiyle sonuçlanabilecek bu tür talepler genellikle bir

Verilerinizi senkronize etmek, birçok kullanıcı ve işletmenin düzenli olarak uyguladığı önemli bir adımdır. Ancak verilerinizi senkronize etmenin verilerinizi yedeklemek anlamına gelmediğini unutmayın. Verilerinizi senkronize etmek, bir felaket durumunda verilerinizin kurtarılabileceğini garanti etmez. Bu blog yazısında, verilerinizi senkronize etme ve yedekleme arasındaki farkları öğrenelim: Veri senkronizasyonu nedir ve nasıl çalışır? Verilerinizi yönetirken, birçok kullanıcı veri senkronizasyonunun veri yedeklemeye eşdeğer olduğunu varsayar. Aslında ikisi arasında büyük bir fark vardır. Senkronizasyon ile verileriniz iki cihaz arasında senkronize edilir (yedeklenmez). Verilerde herhangi bir değişiklik yapıldıysa, bu her iki cihaza da yansıtılır. Verilerinizin önceki sürümleri kaldırılacaktır. Bu, bir felaket durumunda senkronizasyonun verilerinizin önceki sürümlerinin kurtarılabileceğini

Microsoft 365 ve Google Workspace gibi Hizmet Olarak Yazılım (SaaS) platformlarının ortaya çıkmasıyla birlikte eğitim, çevrimiçi öğrenmeyi de içerecek şekilde evrilmiş ve bu da verimli veri yönetimine olan talebin artmasına yol açmıştır. SaaS hizmetleri genellikle değişen BT gereksinimlerini karşılamak üzere çeşitli platformlardan ve kurumlardan eğitim verilerini depolamak için kullanılır. Microsoft 365 hizmetleri artık öğrencilere ve öğretim üyelerine sorunsuz bir şekilde işbirliği yapmanın yanı sıra verilerini korumak ve bunlara hızlı bir şekilde erişmek için ihtiyaç duydukları araçları sağlıyor. Yine de SaaS verileri düşündükleri kadar güvenli olmayabilir. Okullar, oturum açma kimlik bilgilerine yasa dışı yollardan erişmek isteyen bulut hizmeti sağlayıcılarını taklit eden

Bulut depolama çözümlerini benimseyen şirketlerin dünya genelinde %94'ü aşmasıyla kuruluşların ilk tercihi haline gelen bulut depolama, artık kurumsal dosyaların %60'ından fazlasını barındırmaktadır (GoodFirms, 2023). Ancak çalışan ve müşteri verileri, finansal kayıtlar ve fikri mülkiyet de dahil olmak üzere, bulut depolama verilerinin yaklaşık yarısının hassas bilgiler olması yüzünden, bulut depolama harcamalarının 2026 yılına kadar %13 artarak 135,1 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor (IDC, 2023). Bu hızlı veri artışı, şirketler için iki önemli zorluk anlamına geliyor: depolama maliyetlerinin artması ve veri gizliliği sorunları. Genel Bulut Kullanımıyla İlgili Zorluklar İşletmeler için artan maliyetler: Veri talebi artmaya devam ettikçe genel bulut sağlayıcıları sınırsız depolama teklifleri

"Fidye yazılımı saldırılarına karşı en önemli koruma, çalışan yedeklere sahip olmaktır." Yedeklemeler yalnızca fidye yazılımlarına ve diğer kötü amaçlı yazılımlara karşı değil, aynı zamanda veri kaybına ve kazara ya da kötü amaçlı silme, donanım arızaları ya da yangın ve sel gibi diğer felaketlerin neden olduğu sorunlara karşı da koruma sağlar. Peki iyi ve çalışan bir yedekleme nasıl olur? Yedekleme aynı yedekleme değildir. Birçok kullanıcı hala sıklıkla yanlış bir güvenlik hissine kapılmaktadır. Yedeklemeler son derece karmaşık olmamakla birlikte, potansiyel tasarrufların gerçekleşmesi ve bir veri yedeklemesinin iyi bir yedekleme haline gelmesi için dikkate alınması gereken birkaç husus vardır. İyi bir yedekleme temel

Gözetim sistemleri pazarı hızla gelişirken, işletmeler birçok tedarikçi tarafından sunulan çok sayıda seçenekle karşı karşıya kalmaktadır. Kendilerine özgü ihtiyaçları ve gereksinimleri için en uygun gözetim çözümünü seçmek göz korkutucu bir görev olabilir. Gözetim sistemlerinin genellikle onlarca yıl süren uzun vadeli yatırımlar olduğu göz önüne alındığında, şirketlerin tüm yönleri dikkatlice değerlendirmesi önemlidir. Yüz binlerce şirkette gözetim sistemleri uygulama deneyimimize dayanarak, bir video gözetim çözümü seçerken genellikle göz ardı edilen, baş ağrısına neden olabilecek ve gelecekte maliyetli ek yatırımlar gerektirebilecek altı ortak faktör belirledik. 1. Kamera uyumluluğu Bir video yönetim sistemi (VMS) seçerken, kamera uyumluluğu en önemli öncelik olmalıdır, çünkü yetersiz uyumluluk

Bulut depolama çözümlerini benimseyen şirketlerin dünya genelinde %94'ü aşmasıyla kuruluşların ilk tercihi haline gelen bulut depolama, artık kurumsal dosyaların %60'ından fazlasını barındırmaktadır (GoodFirms, 2023). Ancak çalışan ve müşteri verileri, finansal kayıtlar ve fikri mülkiyet de dahil olmak üzere, bulut depolama verilerinin yaklaşık yarısının hassas bilgiler olması yüzünden, bulut depolama harcamalarının 2026 yılına kadar %13 artarak 135,1 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor (IDC, 2023). Bu hızlı veri artışı, şirketler için iki önemli zorluk anlamına geliyor: depolama maliyetlerinin artması ve veri gizliliği sorunları. Genel Bulut Kullanımıyla İlgili Zorluklar İşletmeler için artan maliyetler: Veri talebi artmaya devam ettikçe genel bulut sağlayıcıları sınırsız depolama teklifleri